. 1. Ünite Tarih Bilimi 10,886 okunma İçindekiler1 Taş Eski Taş Devri Paleolitik Orta Taş Devri Mezolitik Yeni Taş Devri Neolitik Taş Devri üçe ayrılır; Eski Taş Devri Orta Taş Devri Yeni Taş Devri Taş Devirleri Eski Taş Devri Paleolitik Yontma Taş Devri’ni içine alan Paleolitik Devir’de insanlar; Küçük gruplar halinde avcılık ve toplayıcılıkla hayatlarını devam ettirmişlerdir. Üretim faaliyetleri başlamamıştır. Taştan, ağaçtan ve kemikten ilk defa araç-gereç yapımına başlamışlardır. Ateşi bularak ısınma, pişirme ve aydınlatmada kullanmışlardır. Mağaralarda yaşamışlar ve duvarlara çeşitli resimler yapmışlardır. Orta Taş Devri Mezolitik Bu dönemde iklim şartları insanların yaşayışına uygun hale gelmeye başlamış, avcılık ve toplayıcılık devam etmiştir. Bu devir Eski Taş Devri ile Yeni Taş Devri arasında geçiş dönemidir. Yeni Taş Devri Neolitik Cilalı Taş Devri diye de adlandırılan Neolitik Devir’de önemli gelişmeler olmuş ve insanların yaşayışları değişmiştir. Bu dönemdeki gelişmeler şunlardır Tarım faaliyetleri başlamıştır. Bu gelişme sonucunda insanlar; Üretici duruma geçmişler, toplayıcılıktan kurtulmuşlardır. Göçebe yaşam tarzından yerleşik hayata geçmişlerdir. Su kenarlarında köyler kurarak toplumsal hayatı başlatmışlardır. Ticaret faaliyetlerini başlatmışlardır. Hayvanları evcilleştirmişlerdir. Keten, kenevir gibi bitkiler yetiştirmişler ve dokumacılık faaliyetlerini başlatmışlardır. Yiyecek-içeceklerini korumak için topraktan kaplar ve ev eşyaları yapmışlar, seramikçilik faaliyetlerini başlatmışlardır. ÖRNEK Mezopotamya’da Sus’ta bulunan, taranmış üçgen, taranmış baklava dilimli motifler ve çizgiler içeren seramik çanaklara Aşkabat yakınlarında Anav yöresinde rastlanmıştır. Bu bilgiye dayanarak, Buluntular, insanlık tarihiyle ilgili bilgilere ulaşmasını sağlamıştır. Seramik sanatı, farklı yerleşim yerlerinde aynı zamanda başlamıştır. III. İnsanlar seramiği gereksinimlerini karşılamada kullanmıştır. Yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A Yalnız I B Yalnız II C I ve III D II ve III E I, II ve III ÇÖZÜM Sorunun öncülünde iki farklı merkezde bulunan kalıntıların birbiriyle benzerlikleri verilerek insanlık tarihiyle ilgili bazı bilgiler ortaya koyulmuş, Mezopotamya’da ve Orta Asya’da insanların seramikçilik faaliyetleriyle uğraştıkları belirtilmiştir I. Buluntuların seramik çanaklar olması, insanların gereksinimlerinin ortak olduğunu göstermektedir III. Ancak mevcut bilgilerle II bolu yargıya ulaşmak mümkün değildir. Çünkü, verilen bilgiler içerisinde seramikçilik faaliyetlerinin başlama zamanıyla ilgili bilgi yoktur. Cevap C Bakır-Taş Devri Kalkolitik Taş Devri’nden Maden Devri’ne geçiş dönemidir. Taştan aletlerin yanında bakırdan da aletler kullanılmıştır. Tarım ve hayvancılık ilerlemiş, yerleşim merkezleri büyümüştür. Tavsiye Konular Tarih ve Zaman Ünitesi Cevaplı Boşluk Doldurma Soruları Tarih ve Zaman Ünitesi Cevaplı Boşluk Doldurma Soruları ile genel tekrar yapmaya çalışacağız. Cevaplar hemen …
Oluşturulma Tarihi Şubat 09, 2022 0346Eski tarihlere baktığımız zaman birçok devir karşımıza çıkmaktadır. Bu devirlerin farklı özellikleri bulunmaktadır. Her devrin içerisinde ortaya çıkan çeşitli gelişmeler görülmektedir. Cilalı taş devride bu devirlerden birisi olarak dikkat çekmektedir. Cilalı taş devri hangi yıllar arasındadır? Maddeler halinde özellikleri nelerdir tüm detayları ile öncesi çağlara baktığımız zaman 5 ana grup ortaya çıkmaktadır. Bu çağlar; Paleolitik Çağ MÖ - MÖ 10000, Mezolitik Çağ MÖ - MÖ 8000, Neolitik Çağ MÖ 8000 - MÖ 5500, Kalkolitik Çağ Taş - Bakır Çağı MÖ 5500 - MÖ 3000 ve Maden Çağları MÖ 3000 - MÖ 1200 olarak bilinmektedir. Cilalı taş devrinin ismi Neolitik çağ olarak bilinmektedir. Yani Neolitik çağ ile Cilalı taş devri aynı devirlerdir. Cilalı taş devrinin başlaması ile insanlar için birçok önemli gelişme ortaya Taş Devri Hangi Yıllar Arasındadır? Cilalı Taş devri Neolitik Çağ MÖ 8000 ile MÖ 5500 yılları arasını kapsamaktadır. Mezolitik çağın bitmesi ile Cilalı taş devri ortaya çıkmıştır. Bu çağın başlaması insanoğlunun gelişmeye başladığını göstermekteydi. Çünkü başlayan her devir biraz daha ilerleme olmasına yardımcı olmuştur. Bu açıdan Cilalı taş devrinin de önemli katkıları olduğu Halinde Özellikleri Nelerdir? Cilalı Taş devrinin en önemli özelliği insanların yavaş yavaş yerleşik hayata geçtiklerinin görülmesidir. Bu nedenle üretici hayat ortaya çıkacaktır. Üretici hayat neticesinde insanlar için önemli kolaylıklar olmaya başlamıştır. Bunun yanında insanoğlu dünyayı daha yakından tanımaya başlayacaktı. Sonuç olarak Cilalı taş devri büyük gelişmelerin yaşanması için önemli bir basamak Küçük köyler kurulmuş ve insanlar yerleşik hayata geçmeye başlamıştır,- Toplumsal alaalanda iş bölümü oluşmaya başlamıştır,- Keçi, koyun, at ve daha birçok hayvan evcil hale getirilmiştir,- Topraktan çanak ve çömlek gibi ürünler yapılmıştır,- Aile birliği klandan kabile usulüne dönmüştür,- Dil kavramı yavaş yavaş ortaya çıkmıştır,- Tümülüs, Menhir ve Dolmen gibi anıt mezarlar yapılmıştır,- Dini inanç olarak Ana Tanrıça Kybele inancı oluşmuştur. Böylelikle inanç sistemi daha çok gelişmeye başlamıştır,- Bitki liflerinden giysi yapılmıştır,- Dokumacılık teknikleri gelişmeye başlamıştır,- İlk yerleşim yeri ise Konya-Çatalhöyük olarak bilinmektedir,- Yerleşim için düzenli akarsu kenarları ve verimli bölgeler seçilmiştir,- Evler öncelikle kulübe şeklinde yapılmış, daha sonra ise normal bir ev görünümüne taş devrinde takas usulü bir ticaret yapılmaya başlanmıştır. İnsanlar ihtiyaç fazlası olan ürünlerini takas yoluyla değiştirmeye başlamışlardır. Bu durum ticaret hayatının başladığını göstermiştir. Bu durum oldukça önemli bir taş devrinde toprak işlenmeye başlamıştı. Bunun sonucunda ise özel mülkiyet hakkı ortaya çıkmıştır. Özel mülkiyet hakkının oluşması bazı sorunların yaşanmasına da neden olmuştur. Çünkü bu durum sınır çatışmaları çıkmasına yol açmıştır. Gelişme olsa da olumsuz unsurlarda ortaya çıkmıştır. Tabi bu çatışmalar çok fazla aşırı şekilde taş devrinde insanların doğaya hükmettikleri görülmüştür. Bu durum yerleşik hayata geçen toplumun gelişmesi için oldukça önemliydi. Köylerin kurulması ve toprağın işlenmesi ile hayat daha kolay bir hale gelmiştir. Özellikle hayvanların evcilleştirilmesi birçok yeniliği beraberinde getirmiştir. Çünkü avcılık hayatı yavaş yavaş ortadan kalkmaya başarmıştır. Bunun yerine daha düzenli bir hayat başlamıştır. Ortaya çıkan gelişmeler ve yapılan yenilikler ile insanoğlu oldukça çok gelişmiştir. Böylece Cilalı taş devri biterek yeni bir çağın ortaya çıkmasına zemin hazırlanmıştır.
Taş devri ne demektir? İnsanlığa ait ilk kalıntılardan maden devrine kadar geçen dönem taş devridir. Bu dönem mağara hayatı ve avcılıkla başlar, tarım ve yerleşik hayata geçişle devam eder. İnsanların kullandığı araç gereçlere ve yaşam biçimlerine göre tarih öncesi çağlar ikiye ayrılır Taş devri Maden devri İnsanlığa ait ilk kalıntılardan maden devrine kadar geçen dönem taş devridir. Bu dönem mağara hayatı ve avcılıkla başlar, tarım ve yerleşik hayata geçişle devam eder. Taş devri Yontma taş devri Paleolitik çağ MÖ 10000 MÖ 8000 Mağara hayatı, avcılık ve toplayıcılık Cilalı taş devri Neolitik çağ MÖ 8000 MÖ 5500 Tarım ve yerleşik hayat Yontma taş devrinde, soğuk iklim koşullarından ve vahşi hayvanlardan doğal olarak korunmanın yolu mağaralarda yaşamaktı. İnsanlar zekalarını kullanarak taştan yonttukları aletlerlerle toplu olarak avlanıyorlardı. Buzul çağının sona ermesiyle nehir kenarlarına yerleşen insanlar avcı ve toplayıcılardan çiftçiye, mağara adamlarından köylüye dönüşmüşlerdi. Bu döneme cilalı taş devri denir. Bu dönemi tarih öncesi diğer çağ, maden çağı takip alana not bir sorunuz mu var? Tarih Öncesi Çağlar 2 10 0 5 Cilalı taş devri ne demektir? Buzul çağının sona ermesiyle havalar ısınmış, insanlar mağaralardan çıkarak nehir kıyılarında yaşamaya başlamıştır. Sazlardan evler yapmışlar, köyler .. 1 7 5 10 Maden devri ne demektir? İnsanlar artık madenlerden araç gereç yapmaya başladıklarında cilalı taş devri sonra ermiş, maden devri başlamıştır. Dayanıklı araçlar orak, saban gi.. Previous Next
Sözlükte neolitik NedirNeolitik Çağ Nedir İnsanlık tarihinde, besin üretimi yanında ilk yerleşik toplumların kurulması ile başlayan dönem Neolitik Çağ adıyla anılmaktadır. Çağın başlangıcında besin üreticiliğinin bilinmesine karşın pişmiş toprak kapların daha yapılmadığı, bunların yerine sepet, tahta ya da taştan kapların kullanıldığı ilk evre, Akeramik seramiksiz Neolitik olarak adlandırılır. Anadolu’da ancak birkaç yerde saptanan bu evre, belirli bir düzene göre inşa edilen yapıları, taş ya da kemik alet ve silahları, süs eşyaları ile ilk yerleşik köy örneklerini Çağın Özellikleri 1. Diğer adıyla Cilalı taş-yeni taş Çağı olarak MÖ 8000–5500 yılları arasını kapsayan İnsanların ilk üretim İnsanlar tarım yaptıkları yerlere yerleşmeye Bu dönemde hayvanlar evcilleştirilmeye Ticaret Zanaatçılık denilen yeni bir iş kolu Dokumacılığın başlangıcıdır neolitik Çağda Günlük Faaliyetler Başlıca bu dönemin iş kolları Toplayıcılık,tarım,zanaatçılık,dokumacılık,avcılık,hayvancılık ve Devrim Son buzul çağının bitişiyle iklimde meydana gelen değişim daha ılıman ortamda yaşayan bitki ve hayvan türlerinin çoğalmasına olanak vermiş, günümüzdekine benzer doğal bir ortam oluşmuştur. Arpa, buğday gibi bitkilerle koyun, keçi ve domuz gibi hayvanların yabani ataları bu ılıman ortamın flora ve faunasının arasına olumlu değişimin sonucunda insanlık tarihinin ilk büyük devrimi olarak kabul edilen NEOLİTİK DEVRİM yaşanmıştır. Neolitik devrim insan topluluklarının binlerce yıl boyunca geçimini sağladığı avcılık ve toplayıcılık yerine üretime başlaması yani tarım ve hayvancılığı öğrenmesidir. Neolitik devrim elbette ki dünyanın çeşitli bölgelerinde yaşayan değişik insan guruplarınca aynı anda yaşanabilmiş edilen arkeolojik verilere göre, bu devrim ilk kez Ortadoğu’da ve 9000-7000 yılları arasında uzun bir süreç sonunda gerçekleşmiştir. Bu dönemde Anadolu’nun güney kesimlerinin uygun şartlara sahip olması ve sözü edilen bitki ve hayvan türlerinin doğal yaşama alanı olması nedeniyle Neolitik Çağın ilk kez burada başladığı düşünülmekte ve bu düşünce de arkeolojik verilerle sürekli olarak desteklenmektedir. İnsan topluluklarının bu dönemde üretime geçmesi bir dizi gelişmeyi de beraberinde getirmiştir. Artık beslenmek için av hayvanlarının peşinde göçetmeye veya tükenen bitkilerin yerine yenilerini aramaya gerek kalmamış, aksine ekilen tohumların yetişmesini, üreyen hayvanların büyümesini uzun süre bir yerde bekleme gereği doğmuştur. Bunun sonucu olarak da insanlar göçebe hayat tarzından yerleşik düzene geçmeye başlamışlar, ilk köy toplumları da böylece yavaş yavaş ortaya çıkmıştır. Güneşte kuruyan çamurun sertleşmesinin öğrenilmesiyle ilk evler, daha sonra da kilin pişirilmesiyle çanak çömlek yapımı gelişmiştir. Neolitik Çağın ilk evresinde insanoğlu ilk yerleşimleri kurmuş olmasına rağmen henüz topraktan çanak çömlek yapma aşamasına gelememiştir. Bu ihtiyacını ahşap ve taşları oyarak biçimlendirdiği kap kacaklarla sağlamışlardır. Bu nedenle bu döneme ASERAMİK NEOLİTİK DÖNEM adı dönemin başlıca merkezleri Çayönü, Nevala Çori, Aşıklıhöyük, Caferhöyük olarak sayılabilir. Neolitik Çağ Yerleşim Yerleri ÇAYÖNÜ yılları arasında yerleşmeye sahne olan Çayönü özellikle mimarisiyle dikkat çeker. Aseramik Neolitik döneme ait üç yapı katında ızgara ve hücre planlı iki değişik mimari yapılanmaya rastlanmıştır. Erken döneme ait olan ızgara planlı yapılarda evlerin tabanı taş ızgaralar üzerine oturtulmuş, dallarla örtülen ızgaralar daha sonra çamur ile sıvanmıştır. Bu şekilde yaratılan hava akımı sayesinde nemden korunma olanağı sağlanmıştır. Daha geç dönem tabakalarında rastlanan hücre planlı yapılar ise birbirinden ayrı olarak bir meydan etrafına inşa edilmişlerdir. İçinde dikili taşların bulunduğu böyle bir meydana ilk kez Çayönü’nde rastlanmıştır. Meydanı çevreleyen binalardan ilk sıradakiler diğerlerinden daha büyük ve özel olarak muhtemelen törensel amaçlarla inşa edilmiştir. Bu iki yapı türü arasında bir de ilginç olarak bir Ata Kültünün varlığını gösteren kesik kafataslarının bulunduğu yine dinsel amaçlı bir yapıya rastlanmıştır. Bu yapının avlusunda bulunan sunak niteliğindeki bir taş insan ve hayvanların kurban edildiğini düşündürmektedir. Çayönü’nde ilk olarak buğdayın tarıma alındığı ve köpeğin evcilleştirildiği bilinmektedir. Avcılık da üretimin yanında önemli bir şekilde yer almıştır. Aletlerini yapmakta obsidyen ve çakmaktaşının yanısıra kemikten de yararlanmışlardır. Ayrıca çevrelerinde buldukları bakırı da basit yöntemlerle işleyip kullanmışlardır. NEVALA ÇORİ Üç yapı katına rastlanan yerleşmede 8-10 odalı ve hücre planlı yapılara rastlanmıştır. Üzerinde kol kabartmalarının bulunduğu 3m yüksekliğindeki dikilitaşların ve bir insan yontusunun bulunduğu yuvarlak yapılı ve törensel işlevi olduğu düşünülen yapı dikkat çekicidir. AŞIKLI HÖYÜK 7. binin ilk yarısına ait yerleşmelerin bulunduğu höyük Aseramik Neolitik Dönemin ilginç yerleşmelerinden biridir. Henüz üretime geçilmediği halde yerleşik düzene planlı bir şekilde geçilmiştir. Bu durum buraya yerleşenlerin daha önce başka bir yerleşim kurduklarını göstermektedir. Ayrıca yapı malzemesi olarak çevrenin özgün malzemesi olan taş yerine yapay olarak elde edilen kerpiçin kullanılması da bu düşünceyi desteklemektedir. Aşıklıhöyük’de evler gruplar halinde tek, iki veya üç gözlü olarak inşa edilmiş olup aralarında sokaklara rastlanmıştır. Yakınlarında bulunan Melendiz Dağı kaynaklı Çiftlik yöresi obsidyenini işlemişler ve önemli ölçüde ticaretini yapmışlardır. Ticaretten elde ettikleri gelir ve çevrelerinde bulunan av hayvanlarının bolluğu nedeniyle üretimle uğraşmadıkları düşünülmektedir. NEOLİTİK DÖNEMLERİ Aseramik Neolitik dönemden sonra insanlar yavaş yavaş kilin özelliklerini keşfetmeye başladılar. Kilin şekillendirilip ateşte pişirilmesiyle seramikli dönem başlamış oldu. Bu dönem seramikleri monokrom olarak yapılmıştır. Acemice pişirme teknikleri yüzünden genellikle dışları siyah, içleri ise kırmızı Neolitik Erken ve Geç Neolitik olmak üzere iki evrede incelenmektedir ERKEN NEOLİTİK DÖNEM Bu dönem yerleşmeleri daha çok Anadolu’nun güney yörelerinde yoğunlaşmışlardır. Çatalhöyük binden fazla konut ve 6000’e ulaşan nüfusu ile Yakın Doğunun en büyük Neolitik yerleşmesi olarak kabul edilmektedir. Biri doğuda diğeri batıda olmak üzere iki höyükten oluştuğu için bu adı almıştır. Erken Neolitik tabakaları doğu höyüktedir. yıllarına tarihlenen Çatalhöyük Konya Ovasının en verimli yerine kurulmuştur. Hasan Dağı kaynaklı zengin obsidyen yataklarına da yakın olan Çatalhöyük bu avantajı hem obsidyen işlemede hem de obsidyen ticaretinde iyi kullanmıştır. Çatalhöyük evleri taş temeller üzerine kerpiçten, tek katlş ve düz damlı olarak inşaa birbirlerine bitişik olarak yapıldıkları için aralarında sokaklar bulunmuyordu. Fakat evler arasında yer yer büyük avlular bulunmaktaydı. Ulaşım düz damlar üzerinden sağlanmaktaydı. Evlerde kapı pencere gibi oluşumlar bulunmamaktadır. Evlere giriş dam üzerindeki bir açıklıktan sağlanmakta ve bu açıklık aynı zamanda baca görevini görmekteydi. Evlerin içlerinde ocak, fırın, küçük depolar ve oturma yatma gibi işlevleri olan sekiler bulunmaktaydı. Ölüler bu sekilerin altına bacaklar karına çekik hoker durumda ve sepetler içerisinde gömülmekteydi. 20-25 metrekare genişliğindeki dikdörtgen planlı bu evlerin yanısıra daha büyük ve daha özel yapıldıkları farkedilen binalar bulunmaktaydı. Sayıları 63’ü bulan bu yapıların duvarları beyaz kille sıvanmış daha sonra da av, tapınma ve daha birçok konudaki renkli fresklerle bezenmişlerdir. Tapınak olarak nitelenen bu yapılardan ele geçen pişmiş topraktan yapılmış kadın figürinleri bir Anatanrıça inancının varlığına işaret etmektedir. Yine bu yapılarda Anatanrıçanın doğa üzerindeki egemenliğini simgeleyen arslan, boğa, geyik gibi vahşi hayvan figürin ve kabartmalarına da rastlanmıştır. Avcılığın önemi sürmesine rağmen tarım ve hayvancılık oldukça ilerlemiştir. Buğday, arpa, mercimek, bezelye gibi ürünler tarıma alınmıştı. Önce büyük baş hayvanlar daha sonra da koyun ve keçi evcilleştirilmiştir. Seramikler elde biçimlendirilip tek renkli olarak, kalın çeperli, ağır ve basit şekillerde yapılmışlardır. Seramiklerin yanında dokumacılık ve sepetçiliğin varlığı mezar buluntularından anlaşılmaktadır. Bu dönemin diğer önemli merkezleri arasında KöşkhöyükNiğde, Erbaba Beyşehir, Kuruçayhöyük Burdur, YümüktepeMersin, Gözlükule Tarsus sayılabilir. GEÇ NEOLİTİK DÖNEM Bu dönem ekonomisinde avcılığın yeri oldukça azalmış, bunun yerine kuru tarım yaygınlaşmıştır. Çanak çömlek yapımı da iyice yaygınlaşmış, elde biçimlendirmenin devam etmesine rağmen daha ince çeperli, daha iyi pişirilmiş, kahve, gri, devetüyü renklerinde seramikler yapılmıştır. Oldukça az sayıda krem astar üzerine kımızı bezemeli kaplara da rastlanmıştır. İlk olarak insan başı ve hayvan biçimli kaplara da bu dönemde rastlanır. Yaşama biçiminin değişimiyle birlikte inanç sisteminde de değişiklikler ortaya çıkmıştır. Av ile ilgili sahneler unutulmuş yerine üreme, çoğalma kaygısı ile ilgili olarak Anatanrıça inancı yaygınlaşmıştır. Kadının doğurganlığı ön plana çıkmış, avcılıkla birlikte doğumdaki rolü henüz bilinmeyen erkek ikinci plana itilmiştir. Ortak kutsal alanlarda azalmış, ölüleri yerleşme dışına gömme geleneği başlamıştır. Çatalhöyük, Hacılar, Can Hasan, Kuruçay, Gözlükule, Yümüktepe, Fikirtepe bu dönemin önemli yerleşmelerindendir. Geç Neolitik dönemin sonlarında Konya Ovası ve Göller Yöresi yerleşmeleri nedeni bilinmeyen birtakım yıkıcı felaketten olumsuz olarak etkilenmişlerdir. Birçok yerleşme yeri büyük yangınlardan sonra terk edilmiş, batıya taşınan Çatalhöyük gibi kimileri de yer değiştirmiştir.
taş devrinin son çağı ile ilgili bulmaca